Prostat Nedir?
Prostat, erkek üreme organlarından biridir. Bu organlardan en büyük salgı bezidir.Salgı yapan hücrelerden (tubuloalveolar bezler) ve bunlara destek dokudan oluşur. 18-20 gr ağırlığındadır.
Prostat Vücutta Nerede Bulunur?
Prostat, her erkekte var olan bir organdır. İdrar kesesinin hemen altında idrar borusunu saran bir organdır. Şekli ve büyüklüğü kestaneye benzer.
Dış kısmında kapsül denilen kabuk dokusu bulunur. Etrafından sertleşmeyi sağlayan sinirler geçerek penise doğru yayılır. Altında da idrarı kaçırmamızı önleyen kaslar (sfinkter) bulunur.
Ters duran bir piramid şeklindedir. Tabanı idrar kesesinin ağzına oturur. Arka yüzünde kalın bağırsakların son kısmı rektum bulunur. Alt uç kısmı incelerek sonlanır. İçerisinden üretra denilen idrar borusu geçer. Dıştan saran kollajen ve elastinden oluşan kapsülü (kabuk) bulunur.
Prostat İç Yapısı Nasıldır?

Prostatın %70’ini salgı yapan doku, %30’unu da fibromusküler stoma denilen destek doku oluşturur. Alt uç kısmında verumontanum denilen meninin atıldığı bir kanal bulunur.
Prostat anatomik olarak 5 katmana-tabakaya ayrılır. İdrar borusunu çevreleyen transizyonel bölge (%5), bu bölgenin dışındaki bölge meni kanallarını çevreleyen bölge santral bölgedir (%25).
İyi huylu prostat büyümesi genellikle transizyonel bölgedeki hücrelerin büyümesi neticesinde oluşur. Bu bölgeleri dıştan saran bölge periferik bölgedir (%25).
Prostat kanseri genellikle periferik bölgeden kaynaklanır. Bu bölgeler haricinde prostat ön üst kısmı %30’unu oluşturur ve fibromusküler stroma olarak adlandırılır. Bu bölge daha çok kas dokusu içerir.
Prostat Ne İşe Yarar?
Cinsel ilişki veya mastürbasyon sonrası çıkan meni denilen sıvının %60’ı prostat bezinden üretilir. Prostat salgıları spermlerin kadın üreme organlarında yaşamasına yardım eder. Salgı görevinin yanında bulunduğu konumdan dolayı idrarı kontrol etmede de görevi vardır. Prostat hayati bir organ değildir. Alındığında cinsel fonksiyonlar ve idrar kontrolü bozulma riski vardır.
Prostat Ne Zaman Büyümeye Başlar
Prostat, erkek bebeklerde anne karnında erkeklik hormonlarının uyarısıyla oluşur. Doğum sonrası ergenliğe kadar boyutunda değişiklik olmaz. Ergenlikte hormonal uyarı ile boyutu büyümeye başlar. Erişkin bir erkekte yaklaşık 20gr civarındadır.
40’lı yaşlardan sonra da hormonal dengesizlik sonucu prostat bezi büyümesi hızlanır. Ortasından geçen idrar borusunu sıkıştırarak şikayetlere sebep olabilir.

Prostatın Görevi Nedir?
Prostatın görevi meni salgısını üretmektir. Prostat salgısı meniyi alkali hale getirir. Böylece vajendeki asidik ortamdan spermler korunmuş olur. Meninin koyu yapışkan hale gelmesini daha sonra ise akışkan hale gelmesini prostat salgıları sağlar.
Cinsel ilişki sırasında meni koyu yapışkan halde kadın cinsel organlarında tutunur. Daha sonra akışkan hale gelerek spermler harekete geçer ve dölleme sağlanır.
Prostat Büyümesini Genç Yaşlarda Önlemek Mümkün Mü?
Prostat bezi erkeklik hormonu olan testosterona duyarlı bir organdır. Her yaştaki erkekte vardır. 40’lı yaşlardan sonra da hormonal dalgalanma veya bazı metabolik olaylar sonucu büyümeye başlar.
Prostat büyümesinin kesin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak, yaşlanma ve hormonal değişikliklerin bu durumu etkileyen başlıca faktörler olduğu düşünülmektedir. Özellikle testosteron seviyesindeki değişimler, prostat bezinin büyümesine katkıda bulunabilir. Ayrıca, genetik faktörler ve yaşam tarzı da prostat büyümesinin gelişiminde rol oynayabilir.
İşte prostat sorunlarının başlıca nedenleri:
1. Yaş Faktörü
Yaş ilerledikçe prostat dokusunda büyüme ve hücre yenilenmesi düzensizleşir. 50 yaş üzerindeki erkeklerde prostat büyümesi ve prostat kanseri riski daha yüksektir.
2. Genetik Yatkınlık
Ailesinde prostat kanseri veya prostat büyümesi olan bireylerde prostat hastalıklarına yakalanma riski daha yüksektir.
3. Hormon Düzeyleri
Testosteron ve dihidrotestosteron (DHT) hormonları, prostat büyümesi üzerinde doğrudan etkili olabilir. Hormon seviyelerindeki dengesizlikler prostat sorunlarına neden olabilir.
4. Enfeksiyonlar
Bakteriyel enfeksiyonlar, prostatit (prostat iltihabı) gelişimine yol açabilir. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar da prostatit riskini artırır.
5. Beslenme ve Yaşam Tarzı (Obezite)
– Yağlı ve işlenmiş gıdalarla beslenmek
– Düşük lifli diyetler
– Alkol ve sigara kullanımı
– Hareketsiz yaşam tarzı
– Obezite
Bu faktörler prostat sağlığını olumsuz etkileyerek prostat büyümesi ve prostat kanseri riskini artırabilir.
İyi Huylu Prostat Büyümesi Belirtileri Nelerdir?
Prostat büyümesi, birçok erkek için yaşam kalitesini olumsuz etkileyen belirti ve semptomlara yol açar. Bu belirtiler genellikle zamanla yavaş yavaş gelişir ve yaş ilerledikçe daha belirgin hale gelir. Aşağıda prostat büyümesinin en yaygın belirtileri sıralanmıştır:
1. İdrar Akışında Zayıflama
Prostat büyümesi, idrar akışının zayıflamasına neden olabilir. Bu, idrar yaparken normalde olduğu gibi güçlü bir akış sağlanamaması anlamına gelir. İdrar akışındaki bu değişiklik, prostatın idrar yoluna yaptığı baskıdan kaynaklanır. Ancak prostat büyümesi yıllar içinde oluştuğu için hastalarımızın çoğu idrar akışından zayıflamayı önemsemezler ve hatta normal işediklerini zannederler.
2. İdrar Yapma Sıklığı
Gündüz ve özellikle gece (nocturia) sık idrara çıkma ihtiyacı, prostat büyümesinin belirgin bir belirtisidir. Bu durum, hastaların uyku düzenini bozabilir ve gündüz yorgunluk hissine neden olabilir. Gece idrara çıkma, birçok erkek için rahatsız edici bir durumdur.
3.Acil İdrar Yapma İhtiyacı
Prostat büyümesi, aniden idrar yapma ihtiyacının hissedilmesine yol açabilir. Bu acil durum, idrar kaçırmaya neden olabilir ve sosyal durumlarda rahatsızlık verebilir. Bu sebeple çoğu hasta evden çıkmak istemez veya sık idrar kaçırdıkları için alt bezi kullanmayı tercih eder.
4. İdrar Yaparken Zorluk
İdrar yapmaya başlamak zor olabilir. Bazı erkekler, idrara çıkmak için ıkınmak zorunda kalabilirler. Bu durum, prostat bezinin idrar yoluna uyguladığı baskıdan kaynaklanmaktadır. Genellikle hasta yakınları hastalarının tuvalette uzun süre kaldığını, hatta geceyi tuvalette geçirdiğini ifade eder.
5. Tam Boşaltamama Hissi
İdrar yaptıktan sonra mesanenin tam olarak boşalmadığı hissi sık görülmektedir. Bu durum, hastaların sık sık tuvalete gitme ihtiyacını artırabilir. Mesane içinde bekleyen idrar enfeksiyon, mesane taşı ve mesane kaslarında bozulma gibi durumlara sebep olabilir.
6. İdrarda Kan
Nadir de olsa, prostat büyümesi idrarda kan görülmesine neden olabilir. Bu durum ciddi bir sağlık sorunu belirtisi olabilir ve hemen tıbbi yardım alınması gerekmektedir.
7.Ani İdrar Yapamama (Akut Üriner Retansiyon)
Prostatı büyümüş hastalar eşlik eden enfeksiyon, ödem, anestezi, mesanedeki taş, üşütme veya bol sıvı alınması sonrası idrar yapamaz hale gelirler. Şiddetli karın-kasık ağrısı ile acil servise başvurular. Yapılan ultrasonda mesanenin dolu olduğu (glob vezikale) net bir şekilde görülür. Acil hekimi veya üroloji uzmanı tarafından öncelikle sonda takılmaya çalışılır. Bazen hastaların prostatı çok büyüktür ve sonda prostatı aşıp mesaneye ulaşamaz. Bu durumlarda lokal anestezi altında perkütan sistostomi denilen ciltten mesaneye uzanan bir sonda uygulanır. Akut üriner retansiyon yaşayan hastalar genellikle ilaç tedavisi sonrası idrar yapabilirler. Ancak sonda çekildikten sonra idrar yapamayan veya tekrarlayan retansiyonlarda mutlaka cerrahi tedavi önerilir.
Diğer Belirtiler
Prostat büyümesi ile ilişkili diğer belirtiler arasında şunlar da yer alabilir:
- Ağrılı İdrar Yapma: Bazı erkeklerde idrar yaparken ağrı hissi olabilir.
- Bölgesel Ağrı: Bel, kasık veya alt karın bölgesinde rahatsızlık veya ağrı hissi.
- İdrar Yolu Enfeksiyonları: Prostat büyümesi, idrar yollarında enfeksiyon riskini artırabilir.
Prostat Büyümesi Olan Hasta Nasıl Değerlendirilir? Teşhis Nasıl Konulur?
Her hastada olduğu gibi hastanın yakınmaları ve ek hastalıkları detaylı değerlendirilir. Alt üriner sistem işeme şikayetlerinin tek sebebi prostat büyümesi değildir. Mesane kasılmasını bozan hastalıklar, şeker hastalığı, nörolojik bazı hastalıklar, idrar borusu darlıkları, enfeksiyonlar da benzer şikayetlere sebep olduğu unutulmamalıdır.
O nedenle hastaların tedavi öncesi detaylı değerlendirilmesi gerekir.
İdrar tahlili, ultrasonografi ile mesane, prostat ve böbreklerin detaylı değerlendirilmesi, işeme testi ile idrar akım ölçümü, PSA kan testi temel olarak kullanılan testlerdir. Ultrason ile işeme sonrası mesanede kalan idrar ölçümü mutlaka yapılır.
👉 Parmakla Rektal Muayene (PRM): Rektumdan parmakla, prostat bezinin büyüklüğü ve yapısını kontrol edilir. Düzensizlikler, sertlikler prostat kanseri şüphesi uyandırabilir.
👉 PSA Testi: Kanda prostat spesifik antijen (PSA) seviyeleri ölçülerek prostat sağlığı hakkında bilgi edinilir.
👉 Ultrason ve Görüntüleme Yöntemleri: Prostatın detaylı görüntülenmesi için ultrason ve MRI kullanılabilir. Özellikle PSA yüksek hastalarda prostat iç yapısını görmek için multiparametrik prostat MRI kullanılır.
👉 4. Biyopsi: Şüpheli durumlarda prostat dokusundan örnek alınarak patolojik inceleme yapılır. Prostat kanseri teşhisi yalnızca biyopsi ile konulur.
Ayrıca hastaların kendilerini değerlendirdikleri Uluslararası prostat semptom skoru (IPSS) de şikayetlerin şiddetini değerlendirmede bizlere yardımcı olur.
Bazı durumlarda idrar borusunun ve mesanenin endoskopik olarak (kameralı alet) incelenmesi gerekebilir.
Bu işlem ameliyathane şartlarında yapılabileceği gibi flexible sistoskop (kıvrılabilen ince kameralı alet) ile ofis şartlarında da yapılabilmektedir.
Uluslararası Prostat semptom skor anketi nedir
Prostat semptom skoru, genellikle bir dizi sorudan oluşan ve hastanın prostat ile ilgili yaşadığı semptomların şiddetini belirlemek için kullanılan bir değerlendirme aracıdır. Uluslararası farklı dillere de çevrilip standardize edilen bu semptom skoru, hastaların yaşam kalitesini etkileyen semptomları ölçmek amacıyla kullanılır. Bu skor, hastanın belirtilerinin ciddiyetini nicel bir şekilde değerlendirerek, biz ürologların daha uygun bir tedavi planı oluşturmasına veya tedavi sonrası hastaların şikayetlerinin takibinde yardımcı olur.
Bu anket, toplamda yedi sorudan oluşur ve hastaların aşağıdaki semptomlarını değerlendirir:
- İdrara çıkma sıklığı
- Aniden oluşan idrar yapma ihtiyacı
- İdrar akış hızının zayıf olması
- İdrarı tamamlayamama (mesanede idrar kalma) hissi
- Gece idrara kalkma (nokturia)
- İdrar akışında kesiklik
- İdrar yaparken zorlanma
Her bir semptom için hasta, belirtilerin sıklığını bir ölçekle değerlendirir. Bu ölçek genellikle 0 (hiçbir zaman) ile 5 (her zaman) arasında değişir. Toplam puan, hastanın semptomlarının ciddiyetini belirlemek için kullanılır.
IPSS’nin Sınıflandırması
Prostat semptom skoru, elde edilen toplam puana göre üç ana gruba ayrılır:
- 0-7 puan: Hafif semptomlar. Bu düzeydeki hastalar genellikle yaşam kalitelerinde önemli bir bozulma hissetmezler.
- 8-19 puan: Orta düzey semptomlar. Bu düzeydeki semptomlar, hastaların günlük yaşamlarını etkileyebilir.
- 20-35 puan: Şiddetli semptomlar. Bu seviyedeki hastalar, semptomları nedeniyle ciddi rahatsızlık hissedebilir ve tedaviye ihtiyaç duyabilirler.
IPSS’nin Önemi
Prostat semptom skoru, birçok açıdan kritik bir öneme sahiptir:
Yaşam Kalitesi Üzerindeki Etkilerin Anlaşılması: Prostat semptomlarının yaşam kalitesi üzerindeki etkilerini anlamak, hastaların tedavi süreçlerine daha fazla katılmalarını teşvik edebilir. Hastalar, semptomlarının ciddiyetini anladıklarında, tedaviye daha istekli olabilirler.
Semptomların sayısal olarak değerlendirilmesi: PSS, prostat ile ilgili semptomların nicel bir şekilde değerlendirilmesini sağlar. Bu, biz ürologların hastamızın durumunu daha iyi bir şekilde anlamasına yardımcı olur.
Tedavi Seçeneklerinin Belirlenmesi: Elde edilen puan, hangi tedavi seçeneklerinin en uygun olduğunu belirlememize yardımcı olur. Hafif semptomları olan hastalar genellikle izlem altında tutulurken, orta veya şiddetli semptomları olanlar daha ileri tedaviye (ilaç veya cerrahi tedaviler) ihtiyaç duyabilir.
Tedaviye Yanıtın İzlenmesi: Prostat semptom skoru, tedavi sürecinde semptomların ne ölçüde değiştiğini izlemek için kullanılır. Bu, hem hasta hem de hekim için tedavi etkinliğini değerlendirme fırsatı sunar.
Prostat Büyümesi Tedavisinde İlaç Tedavisi Etkili Mi?
Büyüyen prostata bağlı şikayetleri azaltmak için idrar kanalını gevşeten ilaçlar (alfa blokerler) verilir. Bu ilaçların en sık görülen yan etkisi meni çıkışının olmamasıdır. İdrar kesesinin boyun kısmındaki kasları gevşeterek etki gösteren bu ilaçlar kullanıldığında ilişki sırasında meni mesaneye geri kaçar ve bu duruma retrograd ejakülasyon denir. Bu durum kısırlığa sebep olmaz. Çocuk sahibi olunması istenmiyorsa hiçbir zararı yoktur.
Daha büyük prostatı (40ml’den büyük) olan hastalara verilen ikinci ilaç tipi ise (5-alfa redüktaz inhibitörleri) testosteronun prostat içinde daha aktif hale dönüşümünü engeller. Bu ilaçlar sertleşme güçlüğü yapabilir.
Bazen eşlik eden sertleşme güçlüğü de olan hastalara hem idrar şikayetlerini rahatlatacak hem de performansını artıracak ilaçlar (fosfodiesteraz inhibititörleri) önerilebilir.
Büyümüş prostatı olan ilerleyen yaştaki hastalarımızda karşılaştığımız bir diğer sorun da mesane düz kas yapısındaki yaşa veya tıkanıklığa bağlı bozulmadır. İstemsiz mesane kasılması (aşırı aktif mesane) olan ve mesane kapasitesi azalmış hastalarda mesane düz kaslarını gevşeten ilaçlar (anti-muskarinikler) de verilebilir.
Yukarıda tarif edilen ilaç tedavileri tek başına veya birkaçı birlikte kullanılabilir. Bu duruma detaylı değerlendirme yapılarak karar verilir.
Prostat büyümesi tedavisinde Alternatif Yöntemler
– Bitkisel tedaviler (saw palmetto gibi)
– Diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri
– Pelvik taban kas egzersizleri
Prostat Sağlığını Korumak İçin Öneriler
✅ Düzenli egzersiz yapın
✅ Sağlıklı ve dengeli beslenin
✅ Alkol ve sigaradan kaçının
✅ Bol su için
✅ Düzenli prostat kontrollerini ihmal etmeyin
Ameliyat Ne Zaman Gerekir?
İlaç tedavisinden fayda görmeyen veya ilaç kullanmayan hastalar
İdrar şikayetleri nedeniyle yaşam kalitesi- sosyal hayatı olumsuz etkilenenler
İdrar yapamayıp sonda takılan hastalar
İdrar yolu iltihabı yaşayan hastalar
İdrarını yapamayıp idrar kaldığı için mesanesi veya böbreği bozulmaya başlayan hastalar
İdrar kesesinde taş oluşan hastalar
Prostatı büyüyüp idrara kanaması olan hastalar
Yukarıda yazılı olan durumlar mutlaka cerrahi gereksinimi olan hastalardır. Her hasta kendi özelinde değerlendirilmelidir. Hastaların var olan ek hastalıkları, kullandığı ilaçlar, genel sağlık durumu, ameliyattan beklentileri cinsel yaşamı, sosyal-iş hayatı gibi pek çok faktör göz önünde bulundurulup hastaya en uygun tedavi şekli seçilir. Cerrahın sahip olduğu teknik imkanlar ve ameliyat tecrübesi de çok önemlidir. Aşağıda ameliyat teknikleri kısaca özet halde sunulmuştur.
Ameliyat Seçenekleri Nelerdir?
TUR-P: Özellikle 80-100gramdan küçük prostat dokusunun idrar kanalından kameralı aletle girilerek elektrik akımlı bir tel yardımıyla kesilmesi işlemidir. Farklı elektrik akımları kullanan bipolar ve plazmakinetik teknikleri bugün yaygın kullanılmaktadır. İdrar kanalını tıkayan prostat dokusunun temizlenmesi esasına dayanır. Prostat kabuğu (kapsülü) üzerinde prostat dokusu kaldığı için ameliyat sonrası ilerleyen yıllarda tekrarlama riski vardır.
HoLEP: Lazer enerjisi kullanılarak büyümüş prostat dokusunun tamamen temizlenmesidir. Tur yöntemine göre avantajları kanama çok daha azdır. Tekrarlama riski yok denecek kadar azdır. Her boyuttaki prostata uygulanabilir. Altın standart yöntem olmaya aday tedavi seçeneğidir. Özellikle büyük boyuttaki prostatlar için en uygun cerrahi tedavi seçeneğidir. Sertleşmeyi bozmaz. Sonda süresi ve hastanede kalış süresi kısadır. Cinsel ilişki sonrası meni çıkışı olmaz
Rezum: 100gr altındaki prostat dokusunun buhar enerjisi ile yok edilmesidir. Lokal anestezi altında da uygulanabilir. İnce kameralı bir alet ile idrar kanalından girilir ve prostat içine buhar uygulaması yapılır. Hastanede kalmayı gerektirmez. İşlem 10dk sürer. Etkisi ilerleyen günlerde ortaya çıkar. Sertleşmeyi ve boşalmayı bozmaz.
Urolift: Lokal anestezi altında prostat dokusu içine iğne yardımıyla prostat dokusunu sıkıştırıp idrar yapılmasını sağlayacak bir pencere açılmasıdır. Meni çıkışı sağlanır.
Açık prostatektomi: Karından kesi yapılıp mesane içine girilip veya girilmeden büyümüş (100gr üstü) prostat dokusunun çıkarılması işlemidir. Kanama riski vardır ve uzun süre hastanede kalmayı gerektirebilir. Sonda süresi daha uzundur. Normal hayata dönüş zaman gerektirir.
Robotik prostatektomi: Açık prostatektomi işleminin laparoskopik olarak karın içerisinden girilip robot yardımıyla yapılmasıdır. Karın içine girilerek yapılması ve maliyeti dezavantajlarıdır.
Tuip: Özellikle mesane boynu yüksek hastalarda kameralı aletle girilip elektrik akımıyla veya lazerle saat 5 ve7 hizasından kesilmesidir. Meninin çıkmama riski %10-50’dir.